MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

20 Ocak 2011 Perşembe

Ses.35

'' 6, 6 en sevdiğim sayı 6! ''
Bir zamanlar Susam Sokağı izlerken, sayıların en güzelinin 6 olduğunu söylerdi Minik Kuş.
Neden bilmiyorum, ama o öyle derdi ve benim de en sevdiğim sayı 6 oldu.
Ve 6 gündür de yazmıyorum buraya.
Fark eder etmez küçükken inandığım o şeye ihanet etmemek için oturdum bilgisayar başına.
En sevdiğim sayı 6, 6 gündür de yazmıyorum.
Hiç bi alakası ve tasadüfü yok.
Ama seviyorum hem bu sayfayı ve 6'yı.

---

Aslında bu 6 gün, bilgisayarsızlığımla da alakalı.
Arkadaşımda unuttum ve hala da alamadım.
Başka bilgisayardan yazıyorum zaten bunu da.
Almaya da pek niyetli değildim açıkçası.
Çünkü artık buraya yazı yazması bir yük oluşturuyordu bende.
Bir şey hissetmiyordum sanırım yazılası.
Ya da yazılası tüm duygularımı anlatıyordum bir kişiye.
Anlatacaklarımı duymaktan da korkuyordum, yazıp okumaktan da.
Ya da bu sayfanın alışkanlık haline geliyor oluşundan da.
Ama öğrendim kısa süre önce korkmadan yaşanamayacağını.

---

Ki korkmaktan git gide keyif almayı öğreniyorum.
Kaçmadan yakalanacak, tesadüfen yaşanacak o anların gelişini ertelemek için hiç bir sebep göremiyorum.
Korkmuyorum da.
Çünkü eminim ki, ben kaybetmedim değerlerimi.
Didinip, kendimi harcayıp uğruna yarattığım değerler hala duruyor.
Hala benimleler.
Gitmeleri için de bir sebep yok.
Korkmak için bir sebep olmadığı gibi.
İnsan kendinden korkar mı¿...

---

Nefes al.. Nefes ver... Nefes al.. Nefes ver... ve biraz tut şimdi..
Hafızamla ilgili sorunları her zaman yaşadım.
Bazı anıları çok net hatırlarım. 
Her cümleyi ve her nefesi.
Her sözü ve her yağmalanan hayali.
Ama artık rüyalarımda yeni yeni anılar yaratmak benim için hiç hoş olmayan sorunlar doğuruyor.
Artık eskileri daha çok özlüyorum.
Rüyama onlar gelsin istiyorum.
Ellerimde son kez uyuyan kadar kimse beni mutlu etmedi.
Çünkü herşey benim elimdeydi.
Ben ise onun gözlerinde, saçlarında..
Sonradan kanlarla kaplanan saçlarında.
Şimdi bırakabilirsin...


---


Ve üzerinden yıllar bile geçse de unutmayacağım bir kaç insan.
Yaşamaya devam edin.
Beni bölmüş de olsanız, yaşamaya devam edin.
Ansızın görüyorum ya sizi böyle, o an beni taşıyorsunuz ya geçmişe.
Arada yapın bana bunu.
Hatırlıyorum...
O eski turuncu saçlarını, asla değişmeyecek bakışlarını, bir çok defa beni mutlu eden, fuarın ortasında bana bağırarak beni sevdiğini söyleyen ve defalarca sana aldanmamı sağlayan sesini, çok heyecanlandığın da neredeyse duracak gibi olan ve beni korkudan korkuya sürükleyen kalbini..
Hatırlıyorum..
Her zaman aklımda.
Çünkü gerçekten yaşadım ben her şeyi.
Senin gibi yapmadım, yalandan yapmadım hiç bir şeyi.

---

Ve istediğini koy buraya elveren.
Mutluluğu koy, yıldızları koy, küçüklüğünü koy, tokatlarını koy, korkularını koy, gözyaşlarını koy, saatlerini koy, yalanlarını koy, beni koy..
Bu yol sadece senin.
Gidişin için.














Yağmurun, çok derinleri hatırlattığını sanırdım sana hep.
En diplerde yatan umutlarını, aradığın her şeyi, o getirir sanırdım sana.
Ama o sadece yalanlarını yıkarmış.
Tozu dumana katmaman için, yağarmış.
Yalandan, şakacıktan.
Ve eşliğinde benden aldığın bir çok şarkının.
Benden anlamını çaldığın.

---

Yakında gidiyorum İzmir'den. ( Aslında daha 6 ay var. )
Deneme - Yanılma ile öğrendiğim bi çok saçma tecrübeme bir yenisini daha ekliyorum.
Gerçi bu sefer yanlız değilim.
Bakalım neler olacak.
Çok merak ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder