MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

27 Nisan 2012 Cuma

Ses.253

Bugün halam öldü.
Üzgünüm tabi ki, gözlerim doluyor tabi ki. Ama çok daha farklı korkularım, ağlamama engel oluyor.
Seviyordum halamı, çok uzun süreler onu görmeden yaşasam da. Gülüşü yüzünün bi parçasıydı, onu tanıdığımdan beri. Aylarca görüşmesek de beni gördüğünde, saçlarımı okşardı. Dişsiz gülümsemesi ile beni izlerdi hep. Ahh halacım, inan ki çok özleyeceğim seni. Ama en çok, seni görmeye ihtiyaç duyamadığım bu hayatımın, saçma sapan yoğunluğu yüzünden pişman olacağım.
Özür dilerim senden, senin için ağlamayacağım, senin için akrabalarımızı gezip, göstermelik üzüntü yaşatmayacağım. Şu anda aklımdasın, sustuğumda da aklımdasın, evinin önünden geçtiğim zaman da aklımda olacaksın.

24 Nisan 2012 Salı

Ses.252

21 Nisandan bu yana neler değişti biliyor musun? 
Aslında çok az şey değişti, sadece biraz daha az düşünüyorum seni. 
Bu da ne hissettiriyor biliyor musun? 
Hatırlamıyorum..
Bi de kime ne hissettiğimi de anlamıyorum. 
Kim için yazıyorum onu da bilmiyorum.
Sadece yazıyorum, eğer ki birisine denk gelecekse de bunlar, sonra yaşasın bu anılar.

21 Nisan 2012 Cumartesi

Olduğum Her Şey

''Olduğum Her Şey'' adında bişeyler yazasım geliyor ama ilham diye bişey şu anda barınmıyor aklımda. Ölücem yorgunluktan. Kesinlikle güzel bi başlık. Çok güzel hemde

15 Nisan 2012 Pazar

Rengarenk Bileklik 2

Neden şu anda aklıma geldi bunu yapmak bilmiyorum. Rengarenk Bileklik diye de bi kaydım vardı benim. Neden buraya koymadım acaba?
Aptalım da ondan bence.

http://soundcloud.com/pyross/rengarenk-bileklik

Mp3 çalarımla kayıt aldığım için ses kalitesi kötü. Hatta bana kalırsa bi kalitesi de yok. Ama ne olduğu anlaşılıyor en azından.

7 Nisan 2012 Cumartesi

Rengarenk Bileklik

Kurak zamanların içinde beklerken,
Tüm dostların aslında seninken,
Hiç korktun mu yalnız kalmaktan?
Neler seninleydi, gördün mü ummaktan?


Hiç başkası olmayı diledin mi,
Kendini görmek için dışarıdan.
Sahip olduklarını yaşarken,
Rüyalarında uyurken.


Uçsuz bir yol ile başlar hayat
Mutluluğun önünde, hayatın dibinde.
Hayallerini umut ile büyütürken, görünce yalnızlığı içinde;
Hayat yavaşlar, küçülür sevgin.
Güneş düşer ve artık üşürken sen sonsuzluğunda,
Gölgeler dans eder yıldızların aydınlığında.


Bazı hayatlar küçük kalır, hayalleri kadar.
Bazı hayatlar büyük olur, sabırları kadar.


---


Artık fark ediyorum ki, çok hoşuma giden cümleler kuramıyorum. Sanırım artık yazamamayı öğrendim. Bi de buraya yazmak yerine bazı şeyleri, yaşamayı tercih ediyorum artık. Tabi hiç bi zaman, hiç bir şeyin sonu değildir anlık kararlar. O yüzden son'u ifade eden her hangi bi cümle yazmayacağı buraya, durumumla ilgili.
Ha bu arada yukarıda yazdığım o şiir gibi olan şeyi hiç sevmedim. Resmen sevgiliye laf sokmak için yazılan küçük sözler gibi oldu. Ama olsun, ben yazdığım için orada duracaklar. Hatta çok gaza gelirsem bestelerim bile :)