MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

21 Ağustos 2016 Pazar

Ses.413

Çok fazla diretmeden eksilenleri, eksilecekleri gibi kabul edip başka anlamlar yüklememek, ne kadar zor olabilir ki? 10 yıl kadar. Ama bunu öğrenmiş olmak, bu fikre ve hisse sahip olmak beni daha "düz" yapıyor olmakla beraber, aklımı dinlendiriyor. Biliyorum çünkü eksikliğin nelerden kaynaklanmış olabileceğini, eksikliğin ne talep edildiğinde ortaya çıkacağını. Fazlasını beklememek lazım, verilenle mutlu olmak en büyük zaafım çünkü. Bunu atlatmış olmak, atlatmış olmaya en yakın olmak, güzel bi his.

---

Aidiyet sorununa da çare bulabiliyorum sanırım. Kimseye ait olmadığımı kabul etmem bunu atlatabilmem için çok iyi bi yoldu. Bu kadar net ve açık olan seçenekleri, artık hangi algıya dayanarak seçemiyordum bilmiyorum ama artık bunun tartışmasını yapmayacağım kendimle. Yok ise yok, var ise ne mutlu.