MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

24 Eylül 2013 Salı

Ses.327

Ne zaman bulutlu bir hava görsem, güneşten mahrum olduğumu düşünmeye başlarım.
Ne zaman hızla bişeyleri çözüyorsam, yavaşlığın dinginliğine ihtiyacım olduğunu sanıyorum.
Ne zaman mutlu olsam, daha fazla mutlu olmak için çabalasam, başkasının mutluluğumu alıyorum gibi hissediyorum. Farkında olmadan eksiklik yaşıyorum yeterliliğin içinde. Genelde ise hiç bişeye yetememe korkusu ile fazlasını yapmaya çalışıyorum ve bu da kalabalık oluşturuyor. Kendi kalabalığımdan kurtulamıyorum, kalabalığımdan kaçamıyorum, kalabalığa ait olamıyorum.
Neden "sıradan" olmak kötü bişey olsun ki? İkincisi, eşi, yandaşı olmayan her şey yalnız da değil midir? Yalnız olmak rahat bişey mi? Yada kazanılan bir durum mu? Sıradan şeyler yapmaktan o kadar korkar oldum ki, sıradanlıktan korkmak sıradanlık oldu. Bundan bi aşama öncesi ise, farklılığa ait olmaktı. Farkını anlayamıyorum, doğal bi geçiş ile farklılık ile üzerine kafa yorularak oluşan farklılığın.
Ne zaman dolmuşu yakalayamayan birisini görsem, fırsatı yakalayamayan bi insan görüyorum. Ama neyin bir fırsat, neyin bir kayıp olduğunu bilemiyorum. Daha doğrusu, bunun bilinmesi gibi bi durum olabilir mi, onu bilemiyorum. Hayatı akışına bırakmak, taş gibi sadece var olurken üzerinden geçen zamana şahit olmak mı demek, yoksa kararlar alıp onları doğru olduğunu hissettiğin yola doğru sürüklemeye çalışmak mı demek? Bana birisi anlatsın, çok merak ediyorum cevabını.

7 Eylül 2013 Cumartesi

Ses.326

İstanbul'a taşınmışsın duyduğuma göre. Kıskandım. Sanki arkada kalmış gibi hissettim. Gerçi haberim olmasaydı senden ( son 6 yıldır olduğu gibi ) muhtemelen hiç bi tepki oluşturmazdın zihnimde. Ama şu an, yine İstanbul'a gitmeye ikna etmemek için kendimi, zor tutuyorum. Varlığımı hisset diye muhtemelen. Belki gerçekten gelirim yine oraya ve aynı yerde de çalışırız :) Sadece çok komik olmaz mı? En komik hatta :)