MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

28 Şubat 2012 Salı

Ses.247

Sorularının cevabını  kendisi bulan ve kendisiyle konuşan insanlara deli diyorlar ya, çok üzülüyorum. Duyman gerekeni bazen kendi sesinden duymak da iyi gelir.

27 Şubat 2012 Pazartesi

Ses.246

Kafamı tam toparlayamıyorum şu anda. Ama Orphaned Land konserinden geldim az evvel. Çok eğlendik, çok güzel müzik dinledik. Ayrıca aramın aylardır açık olduğu tüm arkadaşlarımca bilindiği alkol ile bu gece yine pek seviştik. İkimizde çok mutluyuz, ara sıra ben onu içicem o beni salak yapacak. Ha bide adamlar Erkin Koray'dan Estarabim çalınca daha bi eğlenceli oldu :)













26 Şubat 2012 Pazar

Ses.245

Yaklaşık 3 hafta önce bitirdiğimiz bi başka bestenin, akustik kısmını kaydetmiştim.
Yeni aklıma geldi buraya koymadığım. Aslında bu melodiyi bambaşka bi beste için kullanacaktım ama olmadı.

http://soundcloud.com/pyross/new-songs-ending

25 Şubat 2012 Cumartesi

Ses. 244

Çok eskilerden bi anı yaşıyorum sanki. Ne olduğunu yada ne zaman olduğunu hatırlamadığım bi heyecan var yine. 7 yıl falan önce ilk dinlediğimde neler hissettiysem yine aynı şeyi hissediyorum. Kalbim o kadar hızlı atıyor ki, ellerim titriyor heyecandan. Tamamen kendimle alakalı sanırım bu an. Çok imrendim kendime. Tekrar lisede olup, tenefüste en arka ağacın dibine oturup yine dinleyesim geldi. Bi sevginin ne kadar farklı anlatılabileceğini, piyanonun neler hissettirebileceğini, zaman ve imgelerin aslında neler ifade edeceğini yıllar sonra hatırladığımda, yine anlayacaktım. Yine anlıyorum.O kadar tarifsiz ki bunun keyfi ve mutluluğu. Keşke birisi yanımda olsa ve bu şarkıyı nasıl sevdiğimi ona anlatmaya çalışsam.


23 Şubat 2012 Perşembe

Ses.AT-1

Bi iki cümle mi kurayım, yoksa uzun uzun anlatayım mı bilemiyorum ama bugün At'larımdan bir tanesi askere gidiyor. Şaka gibi ama Mustafa Göral 11:15 te İzmir'den asker olmak için uçağa binecek. İçimde garip hisler var.  Daha fazla cümle kuramayacağım hislerimle ilgili zira o kadar uzar ve saçmalar ki, ben bile anlayamam. Ama bugün hiç uyumadım. Eğer uykumdan vakitlice uyanamazsam Mustafa'yı yolcu edemezdim.
Of lan! Yazamıyorum.
Çok büyük bi arkadaşlık, kocaman fedakarlıklar, paylaşılmış zibilyon tane güzel anı içerikli güzel bi yazı varmış gibi olsun.
Olsun olsun.

22 Şubat 2012 Çarşamba

Ses.242

Güzel Yıldızlar.
Güzel Kediler.








Güzel Zaman.

Ses.241

Uzaktan bakıyorum, zamanın dostlarına.
Farklı renklerden farklı seslere,
Huzurun nefesinden, yoksunluğun tenine.


Sonundan görüyorum, hayatın anlarını.
Farklı tenlerden, farklı saçlara,
Karanlık gökyüzünden, aydınlık yıldızlara.


Sessizliğin benimle birlikte , korkma.
Konuşmayı istersen kendinle, susma.
Duyur kendini görmediğin tüm yokluğa.


Bazen karanlık da korkar sessizlikten.
Yaslar sırtını duvara, ellerini bağlar ardına,
Şarkısını söyler, bir umut duyana kadar.


Bir yudum çığlık, bir nefes acı ise
Neredesiniz en sevdiklerim? Neredesiniz aitlerim?
Beni bulun, bildiğiniz yerlerdeyim.
Size en yakın kendime en uzak, bir evdeyim.

19 Şubat 2012 Pazar

Ses.240

Tek başımayım yine. Babam evde değil, kardeşim ve babannem çoktan uyudu. Annem ise şimdi yattı.
Ve anneme giderken iyi geceler diyemedim, malum sebeplerden ötürü. O da bana diyemedi. Bundan bi iki saat evvel ise bana çikolata getirdi '' al ye, saygısız. '' dedi. Suratına bile bakmadan teklifini geri çevirdim ve o da hiç bişey demedi. Şu anda o kadar zor ki gözlerimi kapatmak, o kadar korkutucu ki, anlatamam. Ne olursa olsun, kim yaparsa yapsın, kim başlatırsa başlatsın, en sonunda ben ölüyorum burada. Ödül mü bu, yoksa ceza mı bilemiyorum. Ama ödül ise eğer, daha mutlu etmeli beni geceler. Ceza ise, çok başarılı şu ana kadar, hep böyle devam!

---

Hissediyorum ki bir şeyler gitti içimden artık. O boşlukta yankılanan sessiz kelimeler, gözlerimi kapattığımda parıldıyor zihnime. Ne yaparsam iyi hissetmek için, tam olmuyor. Sevmeye çalışıyorum bi kadını, aşık olayım diyorum, bana anlam olsun diyorum, yapamıyorum. Ya hep bişeyleri eksik görüyorum ya da bişeyleri eksiltiyorum. Korksam keşke, çözümünü bulurdum. Ama bu bi korku değil eminim. Kaba bi tabiri yok en azından. Doğru kadın diye bişey de yok, hayatımdan geçenleri de sevdim çünkü. Sadece hala ne olduğunu bilmediğim bişeyler eksik.

---

Yazarken dinledim, okurken de sen dinle bari.


14 Şubat 2012 Salı

Ses.239

Lanetli şarkı yapmışım ben arkadaş. Geçen yıl Weeping Under The Rain'in gitarlarını kaydettikten sonra, hatta gitarı elimden bıraktığım andan itibaren, fıtık oldum. Doktor da öyle söyledi hatta. 1 hafta geçti üzerinden o zamanın ve iyileştim. Ta ki 2 gün evveline kadar. Bu seferde W.U.T.R'nin davullarını kaydettim, ayağa kalktım ve yine aynı ağrı... 3 nokta falan koydum o derece. Bu şarkıyla alakalı ne yaparsam, hep belim ağrıyor. Napcam ben böyle? Albüm çıkartsak kesin ölürüm ben.

13 Şubat 2012 Pazartesi

Ses.238

İnsan kendini nasıl öldürür bilir misin ? İncitemeyeceği, bağıramayacağı insanı karşısına alıp, onunla tartışarak, ondan nefret ederek. Artık nokta kadar inancım kalmadı sana. Sen işin içindeysen, en önce sensin bunu anladım artık. Senden daha öncesi, senin inancından daha önemlisi, senin fikirlerinden daha doğrusu yok. Bunu anlattın bana, bunu yaşattın bana. Bunu yıllardır beynime kazıdın. İnanıyorum artık, sen bi hatırasın benim için. Hayatı senin dediklerin belirliyor sanıyorsun ya, işte senin için üzülüyorum ben. Senin için ölüyorum, bunu anlamıyorsun diye acı çekiyorum. Sen asla bi son olamazsın benim için. Sen başlangıçsın. Sen hayat verensin, sen yol çizensin. Ama artık o zamanlar çok geride kaldı be canım. Artık sen kendin için bile çözüm değilsin. Seni kim böyle yaptı bilemem, neler yüzünden böyle oldun bilemem. Senin içinde ne olduğunu bilemem. Ama bende ne olduğunu da, benim neler hissettiğimi de sen bilemezsin. Senin şu anda olduğun şeyden, benim nasıl etkilendiğimi bilemezsin. BEN ÖLÜYORUM SENİN YÜZÜNDEN! Senin yüzünden nefes alamıyorum, senin yüzünden gülemiyorum, senin yüzünden gözlerine bakamıyorum. Gözlerine bakamıyorum anne! Sen, kendini benim önüme koydun, ben seni koyacak yer beğenemezken. Çok üzülüyorum gerçekten. Ama olduğum şey için değil, bu olurken yaşadıklarım için. Artık sen geçmişsin, artık sen hiç yaşanmayacak olan sevgisin, kokusun, umutsun. Yoksun sen anne. Senin vicdanın yüzünden, ben her an yok oldum, oluyorum. Ama buna devam etmeyeceğim. Edemem, çünkü yok ölüyorum böyle devam ettikçe. Sanıyorsun ki, ben kendim için yapıyorum her şeyi. Ben mutlu olmak için mutlu olmuyorum anne. Mutlu olabilirsem, sayende oluyorum. Sen kendini düşünüp gitmeyi seçtin! Beni bırakacaktın. Biliyorum ki, sen beni tek bırakmak için gitmeye çalışmadın ama sonucunda ne ne olacaktı? Beni bırakacaktın, ölecektin yahu. Sen bunu kendin için seçip gitmeye çalışırken, benden hala nasıl seni sevmemi bekliyorsun? Artık gerçekten zorlanıyorum yüzüne bakmakta, sarılmakta, koklamakta. Gözlerim doluyor bunları söylerken bile ama elimden bişey gelmiyor artık. Bununla yaşamak çok daha kolay. Hani benden vazgeçeceksin ya elbet bir gün, işte ben o andan sonra yaşayacağım. Bende ne seni artık sevmeyecek güç var, ne de senden vazgeçecek, ne de seni görmezden gelecek. Her şeyi sen başlattın, sen bitireceksin. Zaten yapıyorsun da bunu. O yüzden sorun yok. Herkes normal hayatını yaşıyor. Sen, beni suçluyorsun, ben kimseye bişey diyemiyorum. Evet, aynen böyle. Devam. Gerçekten gidene kadar devam.

10 Şubat 2012 Cuma

Sessiz Adam.

Bazısı bişeyler yapar, hiç hatırlamaz.
Bazısı ise bir şey görür, hiç unutmaz.

9 Şubat 2012 Perşembe

Ses.237

Hani bazen yaptığın şey ne kadar zor da olsa, sadece o yanında diye yapmaya devam edersin ve zaman nasıl geçer bilemezsin ya.

Yada o yanındayken yaptığın şeyin, farkına varmazsın.

Belki de bazen  yapamadığın şeyleri, sadece o diye yapabilirsin ya.

Böyle şeyler var hayatta.

7 Şubat 2012 Salı

Ses. Hatırla

Yalnızsan zaman geçerken,
Yalnızsan hayat güzelken,
Ve bazen görürsem seni,
Geçerken hayatın içinden,

Yalnızdım hayat güzelken,
Yalnızdım zamanlar benimken,
Eğer bazen görürsen beni,
Derinlerde anıların içinde.

Hatırla

Çok önce karlar yağdığında,
Rüzgar maviye eserken,
Kirpiklerinde ki karlar ve ben.
Yalnızdık ve hep orada olacağız.

5 Şubat 2012 Pazar

Ses.236

Benden çok büyük şeyler beklemeyin arkadaşlarım. Sanırım artık yapamıyorum eskisi gibi sizlikler. Kapalıyım artık, olabilecek her yeni insana. Eskileri zaten kaybedeli çok oldu. Aramıyorum da yeni hiç bir şey. Sadece bana aldırmayın artık. Yapamıyorum çok belli ki. Sizleşirken ben nasıl hep yalnız kalıyorsam, artık benleşiyorum yine sizsiz. Ne farkı var artık siz olmamın, ben olmaktan? Ne gerek var ki zaten. Böylesi daha kolay.

2 Şubat 2012 Perşembe

Ses.235

Yalnızsan yürürken yolunda,
Yorulduğunda sakın bakma ardına.
Durup nefes al, düşün bazen,
Arkadaşlar, neredeler?

---

Devamı gelecek. Gizem yaratmak için yazmıyorum, daha aklıma bişey gelmedi de ondan :)