MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

2 Şubat 2011 Çarşamba

Ses.45

Bir gün geçmemişti aslında, sana seni özlediğimi söylediğim saatin üzerinden.
Bi anda çıkageldin karşıma.
Hani bazı anlar olur ya, anlamını yitirir zaman da hislerin geçici olarak çalışmaz.
İşte sanırım tarifi bu.
O kadar çok zaman harcadık ki sanki çok vaktimiz varmış gibi seninle, şimdi geriye bakınca keşke yapmasaydık diyorum. Bi gün gelecek ve aylarca ayrı kalacağız diye hiç düşünmeden harcamasaydık diyorum zamanı.
Gerçi o anları da özlüyorum.
Çünkü git gide eksiliyor varlığımız zamanın üzerinde.
Saatlerce konuşup da hiç bişey anlamadığımız günleri özledim.
Bir kez birbirimize bakıp da, tüm her şeyi anlattığımız anları da özledim.
Yani kısaca seni özledim kadın.
İyi ki geldin bugün yanıma bi anda.
İyi ki habersiz geldin, sevinç yaşattın bana.
Görüşücez lan saatlerce seninle, hatta belki sınırları zorlayıp gece olduğunda da çalarım seni evinden.
Eskiden yaptığımız gibi.
Gece bırakırız falan evine...
Özledim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder