MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

21 Ekim 2011 Cuma

Ses.197

Saat 12'yi geçiyor. Ve ben yine eve geldim. Bilgisayarımı açtım, havanın soğukluğuna rağmen şortumu giyip, yanımada icetea alıp oturdum bilgisayarımın karşısına. Acaba seninle karşılaşacakmıyım bugünde? Öyle amaçsızca, sonuçsuzca seni bekleyip de bulabilecekmiydim? Her gece bunu yapmak zorundamıyım? Seni görüyorum, sende beni görüyorsun eminim. Ama bu neyi değiştirir ki? Keşke seni sevdiğim için bişeyler yapabilseydim. Şimdi sadece, seni sevemediğim için sana bakıyorum. Seni sevemediğim için, özlemek istemiyorum. Özlem hissetmek istemiyorum.. Senin yattığından emin olana kadar seni gözlüyorum her gece, bu gece de bekleyeceğim seni. Ve sen yattığın zaman, bende huzurla bi yere kıvrılıp uyuyacağım, senin uyuduğunu bilmemin bana verdiği. Tek yapabildiğim bu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder