MÜHİM MESELE

Nefes al, nefes ver. Nefes al, nefes ver… Nefes al… ve biraz tut şimdi.

Okudukça ben olacağın bir yer burası. Okudukça beni anlayacağın yer, burası. Belki nefret edeceksin benden beni tanıdığına pişman olarak, belki de beni özleyeceksin yine pişmanlıkla.Ne okuman için bir sebep var, ne de okudukça varacağın bir sonuç.

Sadece ben. Eğer istersen.

Şimdi bırakabilirsin.

21 Temmuz 2015 Salı

Ses.393

Uzun uzun bakıyorum objektiflerin içine, belki sen uzaktayken de beni görebilirsin diye. Belki anlatamıyorum niyetimi, farklı görünüyorum. Lakin gözlerimdeki özlemi de sadece sen anlamaz mısın? Sen hissetmez misin? Sen duymaz mısın çığlıklarını, gülüşümün içinde saklanan?
Bencil miyim sence ben, mutlu olmak, mutlu kalmak için uğraşırken? İkimiz de yaşarken hayatlarımızı, sadece ben mi hissediyorum bu en yüksek korkuyu? Doğasında yok mudur uçmak kuşların? Yada kaçmak insanların? Neden hala ben gülerken bile, gözlerim seni ararken bulamıyorum? Kendi kendime ettiğim dansları, neden gözlerim kapalı yapıyorum sanıyorsun? Senin ellerini tutuyorum, senin nefesini hissediyorum, senin ritmine uyuyorum, seninle bir oluyorum. Bunu anlamayacak mısın? Bunu hiç anladın mı? Yada bunun farkında mısın?

---

Ben senin yokluğunu yaşamak zorundayım, aslında sen her an zihnimin içinde yaşıyorken. Hissediyorum, sen varsın. Elimi uzatıyorum, sen yoksun. Bu nasıl bi his bilir misin?
İçimdeki yabancımsın, kalbimdeki aykırılığımsın, çoğul yalnızlığımsın. Sen var olmuş tüm hislerime, var olacak tüm hislerimden hatırasın. Geçmişimin içindeki geleceksin. Fakat, neredesin? Beni duyabiliyor musun?

---

Uzun zamandır uğramayan ilhamımsın. Yokken sen, üstün körü, geçici bi hatırasın, ki bana hiç bişey yarattırmayan. Fakat varsan, şarkılarımsın, sözlerimsin, gözlerimsin, hislerimsin, kararlarımsın en büyük kederi veren.

---

Hayatımda en çok değer verdiğim kişiye, bağlılığımı ifade ettiğimde karşılığını alamıyorsam, neden yaşıyorum ki ben?

---

Binaların ardından, 1 saat evvel doğmuş güneşin ışıkları daha da yükseliyor üzerime doğru. Hafif rüzgarlı hava titreme ile karışık büyük bi haz oluşturuyor bedenimde, inkara gerek yok. Bu gece kendi yaşadıklarımla alakalı olmayan bir ton fikir, acı, pişmanlık yaşadım. Aslında şahit oldum. Neredeyse beni teğet geçmekten daha fazla ilgilendirmeyen ve bağlamayan durumları, o kadar içselleştirebildim ki, sevgiye ve acıya olan bağlılığımı, özlemimi yeniden fark ettim. Mazoşistlik kanımda var sanırım. Yada kanımda oluşturdum şahane bi şekilde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder