Sakince, sorunsuzca, dingin bi şekilde yeni şeyler yapmak istiyorum. Çok basit bi zamanın, uzunluğundan etkilenmek istiyorum. Yanlızlığın kalabalığı olur bazen. Hani yanlızken sen aslında, etrafında kimseler yokken, tüm o insanlar senin aklındadır. Kalabalık yaparlar ya. Evin sessizliği içinde çığlıklar duyarsın ya. Çırıl çıplak bedenler gezer ya gözlerinin önünde. İşte böyle saçma, zamansız ama gerekli bi şeye ihtiyacım var.
Ne yaparak elde edebilirim bunu bilmiyorum. Sadece deniyorum. Sensizliği deniyorum, sessizliği deniyorum, ıssızlığı deniyorum, sıcaklığını deniyorum, soğukluğunu deniyorum. Farklılaşmak için ve aslında, senin bildiğin gibi olmamak için her şeyi deniyorum. Çünkü neden bilmiyorum! Bir sebep bilmiyorum!
İsim koymak için uğraşmayacağım hiç bişeye, çünkü biliyorum ki asla tam olarak ifade etmeyecek neler olduğunu bende. Sen, sen, sen, sen, sen, hepiniz! Beni giderek yanlızlaştırıyorsunuz. Ya gelmiyorsunuz bana artık, yada bazen gelip, sonra defolup gidiyorsunuz. Kendi hayatınıza dalıp gidiyorsunuz. Ve benim sizi beklemem gerekiyor.
İşin en garip kısmı ise, sizin beni soktuğunuz durum oluyor. Yani aslında size olan sevgim oluyor, en garip olan. Çünkü, siz defolup gittiğinizde, ben gerçekten yanlız kalıyorum. Hani, tamamen yanlız. Saatlerce konuşuyorum başkalarıyla, gülüyorum genelde zaten. Ama siz! Siz beni bırakıyorsunuz ya, işte ben o zamandan sonra gerçekten duruyorum. İstemeden hemde. Çünkü siz defolduğunuzda, bende sizinle geliyorum. Üzülüyorum lan! Canım acıyor canım. Ve sen, siz defolup gidip, yaptığınız yaşadığınız hayatta her nasıl iseniz, bensizken pek dertli değilsiniz gibi. Dertli olun istemiyorum zaten, de benim varlığım yada yokluğum bi değişiklik yaratsın lan sizde. Yoksa neden bişeyler olsun ki? Senin diğerlerinden ne farkın var ki o zaman?! Bi farkın mı olsun yada? Değiştiriyorum artık. Sakince, sorunsuzca, dingin bi şekilde yeni şeyler yapıyorum. Küçük küçük değişiyorum. Anlatmak da istemiyorum bunları sana, size, hepinize.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder